Retina-Vitreous
2007 , Vol 15 , Num 2
Proliferatif Vitreoretinopati ile Birlikte Olan Yırtıklı Retina Dekolmanlarında İntravitreal Triamsinolon Asetonid Uygulamasının Postoperatif Başarıya Etkisi
1S.B. Ankara Ulucanlar Göz Eğitim ve Araşt. Hast. 2. Göz Kliniği, Ankara, Uzm. Dr.2S.B. Ankara Ulucanlar Göz Eğitim ve Araşt. Hast. 2. Göz Kliniği, Ankara, Doç. Dr.
3S.B. Ankara Ulucanlar Göz Eğitim ve Araşt. Hast. 2. Göz Kliniği, Ankara, Asist. Dr.
4S.B. Ankara Ulucanlar Göz Eğitim ve Araşt. Hast. 2. Göz Kliniği, Ankara, Klinik Şefi Amaç: Retina dekolmanı ile birlikte proliferatif vitreoretinopatisi olan olgularda triamsinolon asetonid (TA) aracılıklı yapılan vitreoretinal cerrahi sonuçlarını TA kullanılmadan yapılan vitreoretinal cerrahi sonuçları ile karşılaştırmak.
Gereç ve Yöntem: Bu çalışma Sağlık Bakanlığı Ankara Ulucanlar Göz Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Ekim 2005 ve Nisan 2006 tarihleri arasında yırtıklı retina dekolmanı ile birlikte proliferatif vitreoretinopatisi olan ve intravitreal TA aracılıklı ve aracılıksız vitreoretinal cerrahi uygulanan otuz üç hastanın 33 gözünü içermektedir. Hastalar ameliyat şekli ve ameliyat sonrası nüks retina dekolmanı açısından değerlendirilmiştir.
Bulgular: Otuz üç hastanın 18’ine intravitreal TA aracılıklı pars plana vitrektomi (Grup 1), 15’ine ise TA uygulanmadan pars plana vitrektomi yapıldı (Grup 2). Grup 1 de on sekiz hastanın 5’inde psödofakik retina dekolmanı (%27.77), 3’ünde dejeneratif miyopiye bağlı retina dekolmanı (%16.66), 1’inde afakik retina dekolmanı (%5.55), 1’inde travmatik retina dekolmanı (%5.55) ve 8’inde fakik yırtıklı retina dekolmanı (%44.44) saptandı. Grup 2 de on beş hastanın 4’ünde travmatik retina dekolmanı (%26.66), 2’sinde psödofakik retina dekolmanı (%13.33), 2’sinde dejeneratif miyopiye bağlı retina dekolmanı (%13.33), 1’inde afakik retina dekolmanı (%6.66) ve 6’sında fakik yırtıklı retina dekolmanı (%40) tespit edildi. Tüm olgulara pars plana vitrektomi, arka hyaloid soyulması, membranektomi, endolazer ve intravitreal silikon tamponadı uygulaması yapıldı. İzlem süresince Grup 1 de vitreoretinal cerrahi yapılan on sekiz hastanın 5’inde ameliyat sonrası nüks retina dekolmanı gelişti (%27.77). Grup 2 de on beş hastanın 4’ünde ameliyat sonrası nüks retina dekolmanı gelişti (%26.66).
Sonuçlar: Operasyon sonrası dönemde nüks retina dekolmanı açısından değerlendirme yapıldığında intravitreal TA aracılıklı vitreoretinal cerrahi sonuçları ile TA kullanılmadan yapılan vitreoretinal cerrahi sonuçları arasında anlamlı bir farklılığa rastlanmadı. Anahtar Kelimeler : Triamsinolon, nüks retina dekolmanı, proliferatif vitreoretinopati